6 Haziran 2014 Cuma

“2 Yaş Sendromu” İle Nasıl Başa Çıkabiliriz?

Ada’nın 18 aylıktan itibaren yavaş yavaş 2 yaş dönemine girdiğini gözlemlemeye başladım. Daha önce “Hayır” dediğimiz her şeyi gözümüzün içine bakarak inadına yapar oldu.  Biz hayır dedikçe aksine gülmeye, bizimle alay etmeye bile başladı. Altını değiştirmemeye, üstünü giymemeye,  pusetine oturmamaya, banyoya girmek istememeye başladı. Biz çeşitli komikliklerle ve şarkılarla onunla inatlaşmayarak dediğimizi yaptırdık. Ama ben işin uzmanına da bu 2 yaş döneminde neler yapabileceğimizi sormak istedim. Uzman Gelişim Psikoloğu Yeşim Çaylaklı, 2 yaş döneminde çocuklarımızda ne gibi değişikliklerin olduğunu ve onlara nasıl yaklaşmamız gerektiğini bize özetledi.


1.  Yeşim Hanım sizi kısaca tanıyabilir miyiz?

Boğaziçi Üniversitesi Psikoloji Bölümü'nden mezun olduktan sonra yüksek lisansımı ABD'de George Mason Üniversitesi'nde tamamladım. 2008-2012 yılları arasında Anne Çocuk Eğitim Vakfı'nda aile destek programları ve erken çocukluk dönemiyle ilgili projelerde görev aldım. Eş zamanlı olarak Özel Mavi Yunus (Dodo) Aile Danışma Merkezi'nde klinik çalışmaları yürütmeye başladım ve halen bu merkezde 0-10 yaş arası çocuklar ve aileleriyle çalışmaktayım. Çalışmalarımın yoğunlaştığı bazı alanlar, bebeklik ve çocukluk döneminde gelişim değerlendirmesi ve takibi, erken müdahale, oyun terapisi ve anne baba grup çalışmalarıdır. Aynı zamanda Boğaziçi Üniversitesi Okul Öncesi Eğitim Birimi'nde yarı zamanlı öğretim görevlisi olarak çalışmaktayım.

2. Neden 2 yaş sendromu denir? Ne zaman başlar ve ne zaman biter/azalır?

Her gelişim döneminde olduğu gibi, 2 yaş dönemine yaklaşırken de çocuğunuzda bazı değişiklikler görülür. Artık bağımsız olarak hareket etme arzusu çok belirgindir ve engellenmekten pek hoşlanmaz. İstekleri konusunda oldukça ısrarcı davranabilir. Bireyselliğini ortaya koymaya çalıştığı bu dönemde “Hayır”larının artması sizden farklı düşünebileceğini ve hissedebileceğini gösterme çabasındandır. Sizinle hep aynı fikirde olduğunda bireyselliğini oluşturamayacağının farkındadır. 2 yaş dönemini “Sendrom” olarak adlandırmak yerine çocuğun gelişimsel olarak ihtiyaçlarının farklılaştığı, bağımsız olarak hareket ihtiyacının arttığı ve birey olma yolunda önemli adımlar atmaya başladığı bir dönem olarak düşünmeliyiz. Gelişim uzun bir yolculuktur ve bu yol boyunca çocuğunuzun zihinsel, fiziksel, sosyal ve duygusal beceriler anlamında çok farklılaşacağını bilmelisiniz. Bu nedenle 2 yaş dönemini “Sendrom” olarak değil çocuğunuzun bir sonraki adıma geçebilmesi için tamamlaması gereken bir önemli bir aşama olarak görmelisiniz.

3. Çocuklar neden bu dönemde anne ve babayla inatlaşırlar?

2 yaş döneminde çocuklar konuşmaya başlamanın da etkisiyle kendi isteklerini ifade etmeye başlarlar. Vücutlarını da eskisine göre daha etkin bir şekilde kullandıkları için sizden bağımsız olarak hareket etmenin keyfine varırlar. Fiziksel ve zihinsel olarak bu kadar önemli değişiklikler yaşanırken kendi kimliklerini oluşturma çabaları inatlaşma gibi düşünülebilir. İstekleriniz karşısında çok sık telaffuz ettiği “Hayır” ları aslında bir inatlaşmadan çok sizin isteklerinize boyun eğerse kendi kimliğini oluşturamayacağını düşünmesindendir. Bizimle aynı düşündüğü zaman ayrışamayacağı için “Hayır” diyerek kendi farkını ortaya koymaktadır. 2 yaş dönemi anneden ayrışma ve bağımsız olarak kimlik oluşturma yolunda önemli bir aşamadır ve çocuğun bu ihtiyacı göz ardı edilmeden, daha az çatışmayla geçirilmelidir.


4. 2 yaş sendromunun alt açılma dönemine denk gelmesi çocuğu etkiler mi?

2 yaş döneminde çocuklar kontrol edilme karşısında direnç gösterirler. Kendi isteklerini ne pahasına olursa olsun gerçekleştirmek isteyebilirler. Bu ihtiyaçlarını dikkate alarak anne babalar güvenli sınırlar içerisinde çocuklarına özgür hareket etme ve karar verme fırsatı vermelidirler. Tuvalet eğitimi kazandırma dönemi de 2 yaş dönemiyle çakıştığından anne babaların dikkatli davranmaları önemlidir. Hazır olmadığı halde çocuğun tuvaletini tuvalete yapmasını istemek olumlu sonuçlar vermeyecektir. Onun yerine bezi dışında tuvaletini yapacağı yerler çocuğa gösterilmeli ve bir seçim yapması istenmelidir. Çocuğu uzun sürelerle tuvalette bekletmek veya bezine yaptığı için hoşnutsuzluk göstermek çocuğun tuvalet alışkanlığı kazanmasını güçleştirecektir. 2 yaş dönemi değil ancak anne babaların tuvalet alışkanlığı karşısındaki tutumları/davranışları çocuğu olumlu veya olumsuz yönde etkileyebilir.

  5. 2 yaş sendromuyla aileler nasıl başa çıkabilir?

Öncelikle, anne ve babalar bu dönemi “Sendrom” olarak düşünmek yerine çocuklarının duygusal açıdan oldukça önemli bir aşamaya geçtiklerini fark etmelidirler. Çocuklar bir yandan bağımsızlaşmanın heyecanını yaşarken bir yandan da tek başına olmanın duygusal yükünü taşımak durumundadırlar. Bu ikilem zaman zaman onlara zor gelebilir ve yoğun duygular yaşarlar. 2 yaş dönemi çocuğun en agresif olduğu dönemlerden biridir. Bu dönemin “ön ergenlik” olarak da anılması tam da bu yüzdendir. Bu dönemi çocuğun gelişimsel ihtiyaçlarının farkında olarak ve gereksiz güç savaşlarına girmeden daha az çatışarak geçirebilmek önemlidir. Ayrıca, bu dönem çocuğun duygusal gelişiminde önemli bir temel attığı bir dönemdir ve çevresindeki yetişkinlerin tutumları bu temelin sağlamlığını belirleyen en önemli etkendir. Anne babaların olumlu iletişim ve davranış yöntemleri konusunda bilgilenmeleri bu dönemin çatışmalarla anılması yerine keyifli anılarla doldurulmasına katkı sağlayacaktır.

6. Çocuğumuz bu 2 yaş döneminde yapmasını istemediğimiz veya zararlı olan bir şeyi yapmakta inat ettiği zaman ne demeliyiz, nasıl davranmalıyız?

Zararlı olan bir şeyi yapmak istediğinde elindeki şey her neyse onu alacağınızı söylemek ve çocuğun elinden almak gereklidir. Güvenlik söz konusu olan durumlarda ilgilenmiyor gibi yapmak, göz ardı etmek doğru değildir. Tam aksine tüm dikkatimizi çocuğa vererek "Bu senin için güvenli değil, ben seni korumak için bunu elinden almak zorundayım" mesajını vermeliyiz. Bu dönemde "Hayır"ı sadece güvenliği tehdit eden durumlarda kullanmalı; işbirliği gerektiren diğer durumlarda seçenek sunma, kabul edilebilir başka bir şey önerme gibi olumlu davranış yöntemlerine başvurmalıyız.

Yeşim Hanım’a farkyaratananlar@gmail.com  e-mail adresinden ulaşabilirsiniz. 




Hiç yorum yok:

Yorum Gönder