23 Nisan 2015 Perşembe

Çocuk Olmayı Özlemek

Kucağınıza minik bir bebek verildikten ve sorumluluğunuz bir anda arttıktan sonra bazı şeyleri anlıyorsunuz. Çocuğunuzla çocuk olup, çocukluğun ne kadar güzel, anne babalığın ise nasıl zor olduğu hakkında bir anda fikir sahibi oluyorsunuz. Her doğum yapanın “Anne”, her baba olanında “Baba” olmadığını, anne baba olmak için emeklerin en büyüğünü vermeniz gerektiğini bizzat kendiniz görerek yaşıyorsunuz. Esasında bakınca çocuklarımız sadece sevgi, ilgi, özen ve dinlenmek istiyorlar. Onların tek yaptıkları büyümeye çalışmak ve bu sırada bolca eğlenmek. 

Düşününce ne kadar güzel geliyor değil mi? Hayat devam ederken tek yapmak istedikleri büyümek ve eğlenmek. Zaman zaman çoğumuzun kızdığı muzurlukları meraktan ve yeni bir şeyler keşfetmek istemelerinden, koltuklarda zıplamaları veya bir müzik duyunca durup herkesin ortalarında dans etmeleri eğlenme arzularından, gözünüzün içine bakarak bir şeyleri yere atmaları ilginizi çekmek istemelerinden ve günün sonunda size sarılmaları ise karşılıksız sevginini kaynağını bildiklerinden dolayı. Çocukluklarını yaşayıp hem büyümek, hem eğlenmek hem de sevginin kaynağına sığınmak istiyorlar. 

Kızım olduktan sonra çocukluğumu, çocukluk zamanlarımı daha çok özlüyorum. Mahallelerin olduğu o zamanlarda okul sonrası bahçeye çıkmak, “bizden size kim düşer” oynamak, bakkaldan sakız almak, kasetçilerden kaset kiralamak, seksek oynamak, miks kaset yapıp dinlemek, yapraklardan dolma yapıp arkadaşlarımıza şakacıktan sofra kurmak en eğlendiğimiz zamanlardı. Akşam olunca anneler camdan isimlerimizi tek tek çağırır, ailece sofraya oturulur, sonrasında “ Perihan Abla” veya “ Bizimkiler” izlenirdi. Bizim eğlencelerimiz mi şu zaman ki çocukların teknolojiye bağlı eğlencelerimi daha iyi tartışılır. Bence tek bir doğru yok. Her şeyin ve her zamanın çocukluğu kendine göre güzel. Önemli olan çocukların her şeyi tadında yaşamaları ve yapmaları. Esas önemli olan ise çocuk gibi yaşayıp, çocuk gibi bir çocukluk geçirmeleri. Hepimiz bunun için uğraşmalı ve onlara ileride tebessüm ettikleri bir çocukluk yaşamaları için elimizden geleni yapmalıyız. Bir gün büyüyüp onlarda anne baba oldukları zaman çocukluklarını hatırladıklarında onlara kocaman bir tebessüm bırakmalıyız. Mustafa Kemal Atatürk’ün de dediği gibi “Bugünün küçükleri yarının büyükleridir”… 


Tüm çocuklarımızın 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı Kutlu Olsun… 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder